1907 ÜNİFEB

Hangi Kupa Akan 2 Damla Gözyaşından Değerlidir

Koca bir sezonun emeğinin ödüle dönüşmüş halidir şampiyonluk kupası. Bütün bir yıl boyunca şehir şehir dolaşıp, kamplarda, otellerde, ailelerden uzak bir yaşam sürüp, çeşitli fedakarlıklarda bulunduktan sonra her sporcunun rüyasıdır sene sonunda mutlu sona ulaşmak…

Bizlere uzun senelerdir mutlulukların en büyüklerini yaşatan, üstüne basa basa, her fırsatta hiç çekinmeden vurguladığımız gibi “GURURUMUZ” olan bayan basketçilerimiz de bütün bir sezonun meyvesi olan şampiyonluk kupasını kaldırmak için zorlu bir final mücadelesine girdi Beşiktaş ile. Ülkemizde sporda şiddet olgusu sporun çeşitli branşlarında sık sık karşımıza çıkmaktayken, onların arasında temiz kalabilmiş bayan basketbolunun mücadele gücü yüksek bir finalini izleyeceğimiz için seviniyorduk…

Akatlarda kaybedip, Caferağa’daki rövanşta kazanınca seri 2-2 ye geldi ve şampiyonu belirleyecek son maça kaldı iş. Şanslar eşitti. Her 2 takımın da isteği bütün sezonki emeklerin ödülü olan şampiyonluk kupasıydı. Ancak maçın başlama düdüğünden sonra, bunca kirliliğin içinde temiz kalabildiğini düşündüğümüz bayan basketbolunun da maalesef bu çirkinliklerden nasibini aldığını gördük. Takımını desteklemek yerine Fenerbahçe’ye ve de oyunculara küfür etmeye başlayan bir grup insan basketbol taraftarı olamazdı. Sahada bayanlar onurlu mücadelelerini verirken, onlara ağızlara alınmayacak çirkinlik derecesinde sözleri söyleyenler insan olamazdı. Sırf sahadaki bayanlarla da sınırlı kalmayan bu topluluk maalesef kenardaki oyuncularımıza da maç boyunca çok çirkin sözlü sataşmalarda bulunmuşlardır…

Bugüne kadar benzeri olaylar “bir grubun yaptığı bütün camiayı bağlamamalı” tezinden yola çıkılarak hep hasıraltı edilmiş, hiçbir şekilde gerçek sorumluların üstüne gidilmemiştir. Ancak maç sonunda yaşanan olaylar, “kendini bilmez bir grup” tarafından “tasvip edilmeyecek davranışlar” şeklinde geçiştirilebilecek türden değildir maalesef. Bugün Beşiktaş Akatlar spor ve kültür(!) merkezinde yaşanan olaylar, maalesef Beşiktaş tribünlerinin geldiği mevcut durumun aynasıdır.

Bugün o salonda bayan sporculara fiziki saldırıda bulunuldu. Takımları, renkleri bir kenara bırakırsak, o salonda hiçbir savunması olmayan, bütün sezon mücadelesini verdiği şampiyonluk için onurlu bir şekilde terinin son damlasına kadar formasını ıslatan “BAYAN” sporculara maalesef tribünlerden koltuklar, sopalar, pet şişeler yağdı. Daha 25 yaşına gelmemiş bir bayan basketbolcunun kafası yarıldı. Maçı ve şampiyonluğu kazanmayı garantilemişken, rakip havlu atmış maç sonunu beklerken, hangi nefret ve kin duyguları bir insan grubuna bunları yaptırabilir ki. Bir bayana el kaldırmanın da ötesinde, sadece farklı renkleri taşıyorlar diye ellerine geçirdikleri maddeleri onlara zarar vermek için atmanın nasıl mantıklı bir gerekçesi olabilir ki?

Bugün bayan basketbolu, bir şampiyonun ödüllendirilmesi ile tarihe geçecekken, maalesef hafızalardan silinmeyecek çirkin görüntülerle anılacak uzun senelerce. Kendi kaptanlarının salondaki mikrofonu eline alıp “Arkadaşlar yapmayın. Ben BJK takımımın kaptanıyım. Onlar da bizimle bu finale kadar geldiler. Herşeyden önce bayan onlar, lütfen yapmayın. lütfen, lütfen, lütfen…” demesini bile dinlemeden, bayan basketbolculara bayrak sopalarıyla saldırmanın ne gibi mantıklı bir açıklaması olabilir ki?

Bizler Türkiye’nin ve de Fenerbahçe’nin aydınlık geleceği olma hedefiyle yola çıkmış üniversiteli Fenerbahçeliler olarak bu olayın sorumlularının en kısa zamanda devletin gerekli kurumları tarafından bulunup gereğinin yapılmasını istiyoruz. Unutulmasın ki rekabet sadece sahada kalması gereken bir olgudur, bu rekabeti çirkinleştirmek isteyenlerin aramızda yeri yoktur.

1907 Ünifeb 
1907 ÜNİFEB – Üniversiteli Fenerbahçeliler Birliği

Bizi Takip Edin

Aşağıdaki simgelere tıklayarak sosyal medya hesaplarımıza ulaşabilir, bizi takip edebilirsiniz.